Şaşılık

ŞAŞILIK NEDİR,  NEYE GÖRE TANIMLANIR?
Gözlerin normalde paralel olması gereken doğrultusunun bozulması, yanlış hizalanması şaşılık olarak adlandırılır. Şaşılıkta bir göz bakış duğrultusuna bakarken diğeri farklı bir noktaya bakar.
Şaşılığın birçok farklı türü vardır. Şaşılık sıklıkla gözün yanlış hizalanma yönü ile tanımlanır. Yaygın şaşılık türleri esotropya (içe kayma), ekzotropya (dışa kayma) ve hipertropya (yukarı kayma) dır.
Şaşılık, oluşum nedenine göre de tanımlanabilir. Oniki adet kafa sinirinden göz hareketlerinden sorumlu olan üçünün (III, IV ve VI. sinirler) zayıflığı veya felci sözkonusu olabilir ve şaşılığa neden olabilir. Bu tip şaşılığın bazı örnekleri arasında üçüncü sinir (III) felci ve superior oblik (IV.sinir felci) felci bulunur.
Ayrıca Brown sendromu ve Duane sendromu gibi kendi içinde benzer, ama diğer şaşılık tiplerinden farklı özellikler gösteren şaşılık tipleri de vardır.
Çoğu şaşılık, göz hareketlerinin nöromüsküler kontrolündeki problemler sonucu ortaya çıkar. Beyindeki bu kontrol merkezlerini tam olarak anlamamız ne yazık ki henüz mümkün değil. Daha nadir olarak, gözü hareket ettiren kasların çeşitli kas hastalıkları nedeniyle  tutulumu da şaşılığa neden olabilir.
Şaşılığın oluşturduğu belirtiler şaşılığın tipi, nedeni ve hastanın yaşına göre değişiklikler göstermektedir.

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KİMLERDE ŞAŞILIK GELİŞİR?
Şaşılık sıklıkla, diğer açılardan normal olan çocuklarda görülür. Ailesel bir yatkınlık söz konusu olabilir. Bazı olgularda ise düzeltilmemiş kırma kusurlarına bağlı ortaya çıkar.
Ancak tüm bunların yanında şaşılık, görmeyi bozan ciddi bir göz hastalığının veya sinir felçlerinin bulgusu da olabilir. Örneğin doğuştan kataraktın veya retinoblastom adlı göz içi tümörünün en sık ortaya çıkış belirtilerinden biri şaşılıktır. Bazen kafa içindeki bir kitlenin  ilk belirtisi olabilir. Bu nedenle gözde kayma farkedilen her bebek/çocuk mutlaka bir göz hekimi tarafından değerlendirilmelidir. Bunların yanında  bir çocukta serebral palsi, Down sendromu, hidrosefali  gibi beyni etkileyen rahatsızlıklar varsa, şaşılık gelişim olasılığının daha yüksek olması da beklenir.   

ÇOCUKLUK YAŞINDA ŞAŞILIK NEDEN AZ GÖRMEYE NEDEN OLUR?:
Göz kayması çocuklarda göz tembelliğine (ambliyopi)  neden olabilir:  Bir göz bakış duğrultusuna bakarken diğeri farklı bir noktaya baktığında beyin 2 farklı görüntü alır ve çift görme (diplopi) oluşur. Ancak çocukluk döneminde şaşılığa bağlı çift görme nadir olarak ortaya çıkar.  Bunun nedeni, bu yaş döneminde beynin çift görmeden kurtulabilmek için bazı uyum mekanizmaları geliştirmesidir. Bu amaçla beyin yanlış hizalanmış gözden gelen görüntüyü sıklıkla görmezden gelir. Bu da o gözde zayıf görme gelişimine, göz tembelliği yani “ambliyopi”ye neden olur.  Sonuçta uyum mekanizmaları nedeniyle çocukluk döneminde şaşılık, derinlik hissi (stereopsis) gelişimi kaybından, ileri düzey göz tembelliğine (derin ambliyopi),  iki gözün birlikte kullanımı (binokülarite) fonksiyonlarının kaybına kadar gidebilen geniş spektrumda kayıplara neden olabilir.

ERİŞKİN YAŞTA ŞAŞILIKLARIN ÇOCUKLARDA GÖRÜLENLERDEN FARKI NEDİR?:
Erişkin yaşta şaşılık, çocukluk yaşlarından kalmış  bir şaşılığın yeniden belirgin hale gelmesi sonucunda oluşabileceği gibi, erişkin yaşta yeni bir başlangıçla ortaya çıkmış da olabilir. Çocukluk yaşından beri olan bir kaymanın söz konusu olduğu durumlarda, kayma aniden yeniden fark edilecek düzeye ulaşmıştır, ancak bu durumda sıklıkla çift görme yoktur. Tersine, yetişkinlikte aniden ortaya çıkan şaşılık durumlarında hastalar hemen her zaman çift görmeden şikayet ederler. Çünkü bu dönemde beyin çift görmeyi çocukluktaki gibi uyum mekanizmaları geliştirerek telafi edemez.  Bu durumda kan testleri veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) gibi görüntüleme çalışmaları ile oluşan bu yeni kaymanın değerlendirilmesi önem taşır. Yetişkindeki bu tip yeni gelişimli şaşılıklar, tiroid göz hastalığı, felç (inme), kas hastalıkları veya tümörler dahil olmak üzere birçok farklı durumdan kaynaklanabilir. Bunların yanında bazı durumlarda,  ilrri yaşta, yaş alma ile birlikte gözü çevreleyen yumuşak dokudaki yaşlanma da şaşılığa neden olan değişikliklere neden olabilir. Erişkin yaşta tüm bunlara ilaveten bazen kaymanın tanımlanabilir bir nedeni bulunamayabilir.

Erişkin dönemde gelişen şaşılıklarda kayma düzeyi tüm bakış yönlerinde aynı düzeyde olmayabilir.  Gözlerdeki kaymanın kaybolduğu veya çift görmenin daha azaldığı bir bakış yönü varsa, kişi başını hep bu yönde çevirerek karşıya bakmayı tercih eder. Bu nedenle erişkin yaştaki şaşılıklarda şaşılığı anormal baş pozisyonlarına yol açması da olasıdır.

ŞAŞILIK TEDAVİSİ NASIL YAPILIR:
Şaşılık tedavisi genel anlamda cerrahi ve cerrahi dışı tedavi yöntemleri olarak iki grupta ele alınabilir. Bu tedavi yöntemlerinden biri veya birkaçının bir arada kullanılması gerekebilir.

ŞAŞILIĞIN CERRAHİ DIŞI TEDAVİSİ VAR MIDIR  ?
Şaşılık tedavisinde cerrahi dışı tedavi yöntemleri; gözlük kullanımı, prizmatik camlı gözlükler, beyindeki “zayıf füzyon” (gözlerin birlikte kullanımında azalma) un yeniden kuvvetlendirilmesi amacıyla özel egzersizlerin uygulanmasına dayalı olan ortoptik tedavi ve göz kaslarına botulinum toksin (Botox) enjeksiyonu olarak özetlenebilir.
Cerrahi dışı tedavinin ilk adımı hastanın varsa kırma kusurunun, hastanın kayma şekli (örneğin içe veya dışa kayma olduğu) göz önüne alınarak uygun şekilde düzeltilmesidir. Bunun başlıca amacı, kaymanın azaltılması yanında, beyne her iki gözden net görüntü gönderilmesini sağlayarak, hastanın füzyonunun yani beyinde her iki gözün yeniden koordinasyonunun  da desteklenmesidir. Bazı şaşılık tiplerinde gözlük kullanımı tek başına şaşılığın ortadan kalkmasını da sağlayabilir.
Çocukluk yaş grubunda göz tembelliğinin tedavisi şaşılık tedavisinin ayrılmaz bir parçasıdır. Sadece cerrahi dışı tedavilerin bir parçası değil, cerrahi tedavi planlanan hastalarda da cerrahi başarıyı etkileyen öncelikli tedavi yöntemidir.

ŞAŞILIĞIN CERRAHİ TEDAVİSİ:
Cerrahi tedavi yöntemleri temel olarak göz dışı kasların güçlendirilmesi, zayıflatılması veya hareket yönlerinin değiştirilmesine yönelik girişimler olarak özetlenebilir.  Göz yuvarlak, büyücek  bir bilye şeklindedir ve gözü hareket ettiren kaslar gözün beyaz kısmı üzerine yapıştırılmış elastik bantlara benzerler. Kaslar hareket ettiğinde göz pozisyon değiştirir. Göz hareketlerini sağlayan bu kasların tamamının kontrolü beyin tarafından gerçekleştirilir.
Cerrahi, kasların göz küresi üzerinde yapıştıkları bölgeden ayırılarak, gözün başka bir yerine yerleştirilmesi girişimidir.